Gülüş tasarımı ve gülüş estetiği sosyal medyada fotoğraf paylaşımının ve selfie çekimlerinin artmasıyla günümüzde büyük önem kazanmıştır. Gülümsemenin başkaları üzerinde olumlu düşünceler bırakmak için önemi kuşkusuz tartışılmaz. Gülümsemeyi çekici hale getirebilmek için bazı önemli noktalar vardır. Güzel bir gülümsemenin mutluluğu artırdığı ortadadır. Gülüşüne ve dişlerinin görüntüsüne güvenmeyen kişilerin ağızlarını açmaktan sürekli kaçındıkları, bir baskı altında yaşadıkları, sosyal hayatlarında dişlerini elleriyle sakladıkları aşikardır. Son yıllarda Hollywood starları gülüşleri ile dikkat çekmeye başlamış ve “Hollywood smile” terimi ortaya çıkmıştır. Hollywood gülüşü için bilimsel verilerle ortaya konmuş altın kurallar vardır ve temel kuralları şu şekilde sıralanmaktadır:
Dişlerin Düzgün Sıralanmaları: Dişlerin sıralanma problemi, yani çapraşıklığı olmamalıdır. Üst ön dişler düzgün olmalı ve herhangi bir görünen dolgu içermemelidir. Üst orta kesici dişler diğerlerine göre daha uzun ve hafif önde olmalıdır. Yan keser dişler 0.5 mm daha kısa konumlanmalıdır. Köpek dişleri köşe dişlerdir ve gülümseme estetiğinde çok büyük öneme sahiptirler. Tüm bu dişlerin en ideal şartlarda sıralanmasının yolu ortodontik tedavilerden geçmektedir. Bu alanda yaşın önemi olmadan birçok farklı tedavi alternatifi uygulanmaktadır. Şeffaf plaklar ya da içerden uygulanan teller de ‘Bu yaştan sonra tel takamam’ diyen hastalar için güzel bir seçenek halini almış ve yaygın kullanım alanı bulmuştur.
Dudak Simetrisi: Dudaklar karşıdan bakıldığında simetrik olmalıdır. Dudakların simetrisi dişlerden çok kaslar ile ilgili olabilir. Eğer bir problem varsa, dudak estetiği yada dudak dolgularıyla tedavi edilebilir.
Gülümseme Çizgisi: İdeal gülümseme sırasında üst dişlerin kesici kenarlarının bir uçtan diğerine alt dudak çizgisine paralel olarak seyretmesi, bir kurvatur çizmesi gerekmektedir. Şartlar uygunsa, başarılı ortodontik ve ortognatik tedavilerle yani çene cerrahisi desteğiyle bu sonuca ulaşmak gayet kolaydır. Bazen çenelere uygulanan ve kemikten destek alarak düzenlemeler yapılmasına olanak sağlayan minividalar başarılı gülümseme çizgisi oluşturulmasına yardımcı olurlar.
Yan Karanlık Boşluklar: Gülümseme esnasında dudak köşesi ile dişlerin dış kenarları arasında, çok fazla karanlık boşlukların olmaması istenir. Üstte diş arkı geniş olmalı ve en az üst 1. büyük azıya kadar görünmelidir. Bu karanlık alanların fazla olması çenenin ya da dişlerin dar olmasından kaynaklanır. Ortodontik olarak müdahale ile genişletme sağlanıp daha estetik gülümseme elde edilebilir. İleri yaşlarda çene genişletme işlemi cerrahi desteği ile lokal anestezi altında rahatlıkla yapılabilmektedir.
Dudak Çizgisi: Üst dudaklar ve alt dudaklar gülümseme esnasında birbirine paralel olmalıdır. Bir ya da her iki tarafın da sarkık ya da yüksek olması yaşlı görüntüsü verir, gülümsemeyi olumsuz etkiler. Alt dudağın üst dudağa oranı altın oran şeklindedir, bu da yaklaşık 1,618’dir. Medikal estetik uygulamalarla düzeltilmesi gerekir.
Gülümseme Simetrisi: Doğal gülümseme sırasında sağ ve sol dişetleri üst dudak çizgisine göre simetrik olarak görünmelidir. Üst diş etinin 2-3 mm’ye kadar görünmesi gerekir. Azlığı yani sadece dişlerin görünüyor olması yaşlı bir yüz ifadesi verir, çünkü tüm yumuşak dokuların yer çekimi etkisiyle yaşla birlikte aşağı doğru sarkması neticesinde alt dişler daha çok görünmeye başlar. Dişetlerinin fazla görünmesi de ‘gummy smile’ ya da ‘dişeti görüntüsü’ olarak adlandırılır. Diş hekimliği uygulamaları, dudak dolgusu veya botulinium toksin enjeksiyonuyla tedavi edilebilir. Eğer dişetlerinde şişlik ya da lokal problemler varsa bu gülümsemede asimetriye neden olur. Dişetlerinin normal boyundan uzun ya da ödemli olması durumunda dişeti estetiği uygulamaları yani ‘gingivoplasti’ yapılabilir. Ortodontik uygulamalarda ise herhangi bir sarkıklık ya da asimetri varlığında minivida desteğiyle kolayca düzeltim sağlanabilir.
Dişlerin Yatay Eğimi: Gülümsemede üst dişlerin eğimi, gözlerin orta noktasından yani pupillerden çizilen yatay çizgiye paralel seyretmelidir. Problemin teşhisinde hastaya tahta dil basacağı gibi bir hat ısırtılır ve eğim bozukluğu kayda alınır. Problemin düzeltilmesinde ortodontik veya ortognatik tedavilerle kesin neticeye ulaşılır. Gülüşün her ne kadar bir duygu durumu ve mutluluk göstergesi olsa da ideal gülüş için birçok kriterin bir arada uyum içinde değerlendirilmesi gerekmektedir. Gülüşü oluşturan tüm faktörler açısından problemin tespiti ve tedavisinin yapılması amacıyla multidisipliner ve tecrübeli bir ekibin birlikte uyum içinde çalışması önemlidir.