Figen Baz ile Diva Dergisi’ne Özel Röportaj

NK 1410_resize“AİLE VE İŞ HAYATIMDAKİ BAŞARININ NEDENİ YÜREKTEN SEVGİ…”

Her fırsatta, “Önce anneyim, sonra iş kadınıyım” diyorsunuz. Çocuklarınızla ilişkilerinizi ve aile hayatınızı az sonra konuşacağız ama öncelikle iş kadını kimliğinizi öğrenmek istiyorum. Ekol Hastanesi İzmir’de yenilikleri ve başarıları ile biliniyor. Sağlık sektörü ile ilgili olarak yaptığınız çalışmalar hakkında kısa bilgi alabilir miyiz?
On beş sene önce eşim Dr. Mehmet Baz’la birlikte önce Duymer İşitme Cihazları Merkezi’ni kurduk. Ve Danimarka malı İnterton işitme cihazlarının Türkiye tek distribütörlüğünü alarak yolumuza devam ettik. Arkasından bizim için bir hayal olan Ekol KBB Hastanesi’ni başarı ile gerçekleştirdik. Şu anda 20 KBB uzmanı ile (7’si profesör, 2’si doçent) dünyanın en büyük KBB Hastanesi’ni kurduk. Bunun arkasından Ekol Göz’ü hayata geçirdik. Şu anda bunlara ilave olarak ortopedi, genel cerrahi, plastik cerrahi kliniklerini hastanemiz bünyesine ilave ederek büyümeye devam ediyoruz. En son olarak da radyoloji kliniğimize MR’ı kattık. Bu hizmetleri verirken Türkiye dışındaki hasta potansiyelimiz de arttı. Yurtdışı hastalarına da başarı ile hizmet vermekteyiz. Ekol Sanat Galerisi ise tamamen eşimin gayreti ile oluşturuldu. Amacımız hastalarımıza değişik bakış açıları sunmak, onlara umut aşılamak ve İzmirlilerle Türkiye’nin usta sanatçılarını buluşturmak.Bir iş kadını olarak son derece başarılısınız. Sizi tanımak ve başarı hikayenizi sizden dinlemek isterim. Eşim ve ben aile huzuruna çok önem veriyoruz. Başarı inanmak ve hayal etmekle başlıyor. Kafamızdaki projeleri aktif hayata geçirebilmek için çok çalışıyoruz. Çok emek veriyor ve işimizi çok seviyoruz. Hayatımızın içindeki bütün gerçekleştirdiğimiz projelerimiz, bizimle birlikte özveriyle çalışan, emek veren güzel bir ekip, güzel bir çalışma ile gerçekleşti. Böylece kendimizce başarı olan öykümüzü yazdık. 7/24 çalışarak, kendi hayatımızdan çok zaman çalarak işine adapte etmek ama asla sevgiyi yok saymadan gönül gözümüz açık olarak doğru stratejilerle, doğru projelerle ilerledik. Burada eşimin proje değerlendirmesinde çok önderliği vardır. Ben daha çok projenin iş takipçisi oldum ve çalışma arkadaşlarımız ile beraber yolumuza devam ettik. Hiçbir şey çalışmadan emek harcanmadan, değerini bilmeden asla oluşmaz. Sizin sayenizde bu röportajla tüm çalışanlarımıza, ekip arkadaşlarımıza, eşime, aileme ve çocuklarıma çok teşekkür ediyorum.

Yeni projeleriniz var mı?
Kısa vadede en önemli projemiz şu; bir Estetik Plastik Cerrahi Hastanesi açıyoruz. Estetik Plastik cerrahi ile ilgili her türlü hizmet burada karşılanacak. Ayrıca orta vadede en önemli projemiz; Seyrek yolunda 40 dönüm bir arazi aldık. Buraya Sağlık Bilimleri Üniversitesi açıyoruz. Bu Sağlık Bilimleri Üniversitesi’nde Tıp Fakültesi, Diş Hekimliği Fakültesi, Hemşirelik… bütün bölümler olacak. Bu arada hastanemize 5 dakika mesafede 17 dönüm bir arazi daha aldık. Buraya da bir Türk Çağdaş Sanatlar Müzesi açmayı hedefliyoruz.

NK 1720_resize
Ekol Sanat ile kısa bir sürede çok iddialı sergiler düzenlediniz. Bu sergileri yakından takip ediyoruz; sanat tutkunuz nasıl başladı?

Eşimin de benim de öteden beri güzel olana, el emeği göz nuru şeylere ilgimiz vardı. Birbirimize özel günlerimizde resim, heykel gibi sanat eserlerini hediye ederdik. Bunlar zamanla birikti, şimdi güzel bir koleksiyonumuz var. Bir daire sadece koleksiyon katımızdır. Hastanemizin yanına hem hastalarımızın bakış açılarını güzelleştirmek, umutlarını artırmak hem de koleksiyonumuzu sergilemek amacıyla bir galeri açtık. Ve Devrim Erbil, Bedri Baykam, Mustafa Ata gibi Türk resminin önemli isimleriyle sergiler düzenledik.

Çalışan anne olarak dengeleri nasıl sağlıyorsunuz?

Çalışan anne olmak çok güzel, ama çok zor bir şey. Ben çocuklarım eğitim hayatına başlayana kadar birebir kendim ilgilendim. Bebekliklerini, yürümelerini, çocukluklarını doya doya yaşayabildim. Çok şanslı bir anneydim. Küçük oğlum okula başladıktan sonra iş hayatına eşimle birlikte başladım. Genç kızlık döneminde babam rahmetli Hasan Salnur tuhafiye sektöründeydi. Ondan edindiğim iş kalitesi, doğruluk, düzen… bu ilkelerle eşimle birlikte iş hayatına atıldım. Kişilik yapım gereği tertip, düzen, disiplin hayatımın içinde her zaman oldu. Bu işime de yansıyınca, iş hayatında her zaman ilerlemeyi ve büyümeyi sağladım. Bunlar, hem ev hem de iş hayatımda her zaman olduğu için dengeler de kendiliğinden kuruldu. Çocuklarım, eşim, torunum, ailemizin yeni insanları güzel gelinlerim bana ve kendimce doğrularıma her zaman inandılar ve hayatlarında örnek aldılar, beni desteklediler. Onları çok seviyorum. Canım evlatlarım… Denge sevgi, sahiplenme ve özveri ile gelir. Çok şükür şimdiye kadar iyi götürdük. Sizleri seviyorum canım ailem… Aile konusundaki hassasiyetiniz her cümlenizde hissediliyor… Bu konu hakkında biraz daha konuşalım istiyorum…
Haklısınız. Benim için aile, sevgi paylaşımıdır, iletişimidir, her zaman birbirinin yanında olmaktır. Doğru veya yanlış kararlarımızı hep birlikte alarak ortak bir yol çizmektir. Çalıştığımız için pazar günleri ayrı bir özel bizim için. Aile olduğumuz ve bunun değerini bilmemiz gereken bir gün. Bizde her pazar aile günüdür. Mutlaka çocuklarım, torunum, güzel gelinlerim, eşim hep beraber pazar yemekleri yaparak, yemeklerede değerlendirme notları vererek hayatımıza renk katıyor ve yaşam enerjisini birbirimizden alıyoruz.

NK 1565_resize
Alabileceğiniz en güzel Anneler Günü hediyesi ne olur ya da ne oldu?

Anneler gününde her zaman evlatlarımla eğlenceli zamanlar geçirdim ve onlardan bol bol sevgi dolu, güzel sözler aldım. Allah’a çok şükür çok şanslı bir anneyim. Bu senenin en güzel hediyesi ise oğlum Sami ve gelinim Aşkın’dan oldu. Dünyalar güzeli torunum minik Mehmet’imiz dünyaya geldi. Allah sağlık, sıhhat ve uzun ömürler nasip etsin.

Peki anneniz ile sizin anneliğiniz arasında farklar var mı?

Canım annem, bir tanem… Her çocuğa annesi güzel gelir. Benim annem de her zaman çok verici, sevgi dolu, hayatta her zaman iyi niyeti ile özverili bir kişi olmuştur. Annemi kendime her zaman örnek aldım. Evlendikten sonra Hikmet Anne de hayatımın içinde çok değerli olmuştur. İki anneye de bizleri yetiştirdiği için çok teşekkür ederim. Biz de hayatımızda bu güzel annelerden edindiklerimizle evlatlarımıza iyi birer ebeveyn olmayı arzu ettik. Çok şükür evlatlarımız bizi yanıltmadılar. Sami ve Salih’i, iki oğlumu da hep annelerimizden gördüklerimizle yetiştirmeye çalıştık. Sadece teknoloji çok hızlı, hayatımızın her yerinde, teknolojiyi onlardan birlikte öğrenip uyguladık.

NK 1440_resize
Anne olunca hayatınızda neler değişti?

Anne olunca hayatımda her şey değişti. ‘Ben’ odaklı yaşamaktan, ‘evlat’ odaklı yaşamaya başladım. Sevgi, özveriyle uykusuz geceler, yedi- yemedi derken birden bire anne olmayı öğrendim. Anne olmak içgüdüsel,  kendiliğinden gelen çok güzel bir duygu. Eşim ve ben, benim anneliğimi, onun babalığını bu değişimi sevgi ile kucakladık.

Çalışmayı da anneliği de çok özdeşleştirmişsiniz kendinizle… Peki siz hangi Figen‘i seviyorsunuz? Anne Figen’i mi yoksa iş kadını Figen‘i mi?

Bütün Figen’leri seviyorum; anne Figen’i, eş Figen’i, iş kadını Figen’i, arkadaş Figen’i, evlat Figen’i, babaanne Figen’i hepsini seviyorum. Hayatımda Allah’a çok şükür değerli eşim, evlatlarım, ailem, arkadaşlarım, iş arkadaşlarım var ki, beni ben yapıyorlar, “Figen” olmayı bana öğretiyorlar. Her gün yeni bir Figen keşfedip yaşıyorum. Bu arada Figen’e yeni şeyler de öğretiyorum.

Sizi her daim bakımlı, şık ve özenli görüyoruz. Yine öylesiniz… Sevdiğiniz modacı ve markalar neler?

Çok teşekkür ederim. Ben çok marka ve moda odaklı giyinmiyorum. Daha çok hızlı alışveriş yapabileceğim AVM’leri tercih ediyorum. Spor, rahat iş kıyafetleri, tercih ediyorum. Bu sene bol etekler, düz sandaletler beni yansıtıyor.


Bir Cevap Yazın