
Tasarladığı birbirinden güzel deri bileklikler ve deri giysilerle adından sıkça söz ettiren başarılı tasarımcı Esra İnceefe, gerçekleştirdiğimiz keyifli röportajda sürdürdüğü çalışmalarını ve özel hayatına dair pek çok ayrıntıyı anlattı…
Sizi yakından tanıyalım… Kendinizi okuyucularımız için anlatır mısınız?
1982 Almanya doğumluyum. Eğitimimin moda ile ilgisi yok, Rus Dili ve Edebiyatı bölümünden mezun oldum. Fakat bir evin bir kızı olunca üniversite sonrası aile şirketimizde çalışmaya başladım. Ardından bayan kemerlerinin oldukça popüler olduğu bir dönem yaşandı. Ailem de bana kemer üretimi yapan bir firma kurdu ve ben bu firmanın başına geçtim.
Oğlum Emir doğunca yoğun çalışamadım. Evde daha fazla zaman geçirdiğim için uzaktan firmamı yönetmem de çok zor oldu. Ben de firmayı kapatıp evden çalışmaya devam ettim.
Bu sırada deri giyimi konusunda talepler gelmeye başladı. Ben de kendimi bir anda koleksiyon yaparken buldum. Şimdi hem oğlumu kendim büyütüyorum hem de deri giyim koleksiyonumla ilgileniyorum.
Bize markanızın kurulma sürecini anlatır mısınız?
Kemer üretimi yaparken bir gün Almanya’dan bir firma bileklik talep etti bizden. İlk olarak böyle başladık. Bu iş öyle güzel oldu ki kendimi bir anda bileklik koleksiyonu yaparken buldum. Pek çok model yaptım. Daha sonra bu modelleri gruplandırdım. Diğer markam Ladorna ile birlikte Morhipo ve Trendyol’da satış yapmaya başladım. Tasarımlarımın en güzellerini kendi çevreme satmak istedim. İsmimin markamda daha akılda kalıcı olacağını düşünerek ‘Esra İnceefe’ markasını tescil ettirdim.
Bileklikliklerin ardından çantalar eklendi tasarımlarıma. Zamanla bileklik modası azaldı. Aynı zamanda, çanta konusunda genellikle dünya markalarının tercih edildiğini görünce ben de deri giyim işine girmeye karar verdim ve bu yolda ilerlemeyi düşünüyorum…
Genellikle deri üzerine çalışıyorsunuz. Materyal olarak deriyi seçmenizin nedeni nedir?
Materyal olarak deriyi tercih etmemin nedeni kemercilikten geliyor olmam. Deri işini biliyorum ve o yüzden deriyle çalışmayı tercih ediyorum.
Üzerinde en fazla çalışmayı sevdiğiniz ürünler hangileri?
Ben deri elbise delisiyim… En fazla deri elbise yapmayı seviyorum…
Kullanıcı olarak kimlere hitap ediyorsunuz?
Tasarımlarım 20 ile 50 yaş arası ev hanımlarına, aynı zamanda çalışan kadınlara hitap ediyor.
Kişiye özel tasarımlar yapıyor musunuz?
Evet, tabi kii kişiye özel tasarımlar yapıyorum. Tesettürlü kadınlara özel uzun etekler ve ceketler üretiyorum.
Ürünlerinizin bulunabildiği satış noktaları nerelerdir?
İlgilenenler ürünlerime, “www.lidyana.com” ve “www.365ist.com” adreslerinden ulaşabilirler.
Tasarımlarınızı oluşturma ve imal etme aşamasında ortalama bir ürün için yaklaşık ne kadar zaman harcıyorsunuz?
Tasarımlarımı hazırlamam yaklaşık 2-3 hafta sürüyor. Önce tasarımlarımın materyaline karar veriyorum. Malzemelerini buluyor, kalıbını çıkarıyorum.
Ürünleri önce suni deriden üretiyor, hakkında yorum yapıyoruz. Ardından gerçek deriden üretimimizi gerçekleştiriyoruz.
Tasarımlarınızı oluştururken nelerden etkileniyorsunuz?
Tasarım sürecinde tabii ki dünya moda tredleriyle ilgileniyor ve modayı yakından takip ediyorum. Ancak her zaman kendi zevkimi ortaya koyarak ürünler ortaya çıkarıyorum.
Tasarım tarzınızı nasıl tanımlarsınız?
Kesinlikle kadınların içinde rahat edebilecekleri modeller tasarlıyorum. Kadınların sadece güzel olmak için işkence çekmelerine gerek olmadığını düşünüyorum. Bu yüzden o yönde modeller tasarlıyorum.
Tasarımlarınızda neyi ön planda tutuyorsunuz?
Tasarımlarımın, hem gündüz hem de gece giyelebilecek olmalarına dikkat ediyorum. Tasarladığım ürünlerin aynı zamanda kaliteli olmaları en büyük önceliğim…
Hayata geçirmeyi düşündüğünüz yeni projeleriniz neler?
Eşimle birlikte 2. çocuğu düşünüyoruz.
İşimle ilgili olarak da bir butik açma planım var. Ancak bunun için en az 3 -4 yıl var önümüzde…
Yaptığınız işlerde farklı bulunuyor ve seviliyorsunuz. Başarınızı neye borçlusunuz?
Ürünlerimizin kaliteli olmasının ve insan ilişkilerimin iyi olmasının başarının sırrı olduğunu düşünüyorum.
İşinizde öncelikleriniz ve olmazsa olmazlarınız nelerdir?
İşimde elbette olmazsa olmazlarım var. Kalite ve hızlı hizmet vazgeçilmezlerim.
Sizi en iyi tanıyan 5 insana sorsak hakkınızda neler söylerlerdi?
Bu sorunun cevabını yakın çevremin vermesi daha iyi olurdu sanırım. Ancak, kronik titiz, çalışkan, samimi ve cabbar olduğumu söyleyeceklerini düşünüyorum.
Alışveriş ve modanın hayatınızdaki yeri ve önemi nedir?
Her kadın gibi alışveriş yapmaya bayılırm. Ancak sadece moda olduğu için kendime yakışmayan hiçbir şeyi giymem. Vücudumu iyi tanırım ve ona göre seçimler yaparım.
Giyim tarzınız hakkında bilgi verir misiniz? Tarz sahibi biri olarak nelere dikkat eder, nelerden kaçınırsınız?
Eğer oğlumla birlikteysem kesinlikle spor bir kadınımdır. Genellikle düz ayakkbılar, jean hatta eşofman tercih ederim.
Ama eğer çocuksuz gezmeye gideceksem topuklu ayakkabılar tercih ederim ve daha şık olmayı seçerim. Böyle durumlarda özellikle tek parça elbiseler giyerim.
Güzel giyinmek ne anlama geliyor sizce?
Bence güzel giyinmek, giydiğini kendine yakıştırmaktır…
Nerelerden alışveriş yaparsınız?
Yurtdışında yaptığım alışverişleri saymazsak eğer, Türkiye’de Beymen başı çeker. Fakat sıklıkla tasarımcıların özel tasarımlarını da satın alırım. Daha doğrusu, kalitesi iyi olan ve bana yakıştığını düşündüğüm herşeyi alırım. Dolayısıyla marka takıntım yoktur. Önceliğim, kıyafetin yakışmasıdır.
Sizce, giyim konusunda sık yapılan hatalar nelerdir?
Etrafımızda giyim konusunda yapılmış pek çok hata görüyoruz. Ama ben sıklıkla kusurlu yerlerini ortaya çıkaran kıyafetler seçen insanlarla karşılaşıyorum. Sanırım bu sıklıkla yapılan hataların başında geliyor.
Sosyal sorumluluk konularına yaklaşımınız nasıl?
Sosyal sorumluluk konularını elimden geldiğince desteklerim.
Hayatınızın nasıl bir dönemindesiniz?
Şu an oldukça huzurlu ve mutluyum. Nasıl mutlu olmayayım ki; evde dünyalar yakışıklısı ve sağlıklı bir evladım var…
Biraz da aile yaşamınızdan söz edelim. Esra İnceefe evde nasıl bir eş ve anne?
İnanılmaz düzenli ve titiz biriyim. Evde benden habersiz kuş uçamaz. Ev hayatımız düzen içindedir. Akşamları çoğunlukla ailece evde olmayı tercih ederiz.
Anne olmak hayata bakışınızı nasıl etkiledi?
Hayatta bana ait ve bana ihtiyacı olan birinin varlığı bambaşka bir duygu. Oğlum gülünce dünyalar benim oluyor. Ağladığında da içim parçalanıyor. Artık sorumluluklarım daha ağır ama her şeye rağmen anne olmak harika…