Medikal estetikte yeniliklerin öncüsü Dr. Seran Göçer: “Hastalarım görünümlerinin doğal olmasını istiyor”
Medikal estetik alanında 20 yıllık tecrübesiyle Nişantaşı’ndaki kliniğinde hizmet veren Dr. Seran Göçer, kendisine en çok 35-55 yaş aralığındaki kadın ve erkeklerin yüzde sarkma, gevşeme ve kırışıklık sorunları için başvurduğunu belirterek, “Ama çok önemli bir istekleri var; doğal görünümlerinin bozulmaması… Abartılı olmak, değişmek, ifadelerinin farklılaşmasını istemiyorlar” diyor.
Size en çok hangi uygulamalar için başvuru yapılıyor? Şu sıralar revaçta olan tedaviler hangileri?
Bana en sık 35-55 yaş aralığında hanımlar ve beyler, yaş almanın etkilerini geciktirmek konusunda yani yüzlerindeki sarkma, gevşeme ve kırışıklık sorunlarıyla ilgili başvuruyorlar. Ama çok önemli bir istekleri var; doğal görünümlerinin bozulmaması… Abartılı olmak, değişmek, ifadelerinin farklılaşmasını istemiyorlar. İşte bu noktada benim hastalarıma sıkça uyguladığım kişiye özel tedavi planım var. Herkesin cilt yapısı, yaşı ve beklentileri farklı, bu yüzden ilk görüşmeden sonra kişinin ihtiyacına göre, aynı zamanda doğallıktan uzaklaşmamasını sağlayacak birden fazla işlemin kombine edildiği bir program uyguluyorum.
CİLT KALİTESİ ÇOK ÖNEMLİ
Dolgu ve botoks gibi cilt gençleştirici uygulamalarda cilt kalitesi tedaviyi etkiliyor mu?
En önemli şey cildimize yatırım yapmak. Eğer cildimiz nemli, ince kırışıklıklarından arınmış, parlak, ışıklı ve sıkı bir cilt ise o cildin üzerine yapacağımız dolgu ve botoks uygulamaları çok güzel olacaktır. Ancak cilt kalitemize yeteri kadar emek vermezsek yapacağımız dolgu ve botoks uygulamaları doğal bir görünüm oluşacak şekilde sonuçlanmaz. Bu yüzden yüzü yeniden şekillendirme ve yüz germe işlemlerinde mezolifting’i çok sık uyguluyorum. Mezolifting cildin içine cildi yenileyen ve gençleştiren bir takım ürünlerin karışım halinde verilmesi esasına dayanan bir tedavi şeklidir. Estetik mezoterapi ya da yüz mezoterapisi olarak da adlandırılır. Mezolifting, 35-40 yaşından sonra neredeyse bütün hastalarıma önerdiğim cildi yenileyen, tazeleyen ve gençleştiren çok önemli bir uygulama.
Hastalarımız cilt yenileme tedavilerinden sonra, selülit ve bölgesel kilo konusunda da sık uyguladığımız mezoterapi için bize başvuruyor. Mezoterapiye ozon oksijen tedavileri ekleyerek selülit, incelme ve zayıflama programlarında başarılı sonuçlar elde ediyoruz.
“10 GÜNDE, 15 GÜNDE, 20 GÜNDE KİLO VERİLMEZ!”
Yaz dönemi için tavsiyeleriniz nelerdir?
En önemli tavsiyem, lütfen zayıflama programlarınızı tatile yakın dönemlere bırakmayın. Çünkü böyle zamanlarda süreniz kısaldığı için şok diyetler ve tek tip beslenme programlarına başvurup sağlığınızı riske atıyorsunuz. 10 günde, 15 günde, 20 günde kilo verilmez. Zayıflama ya da selülit programı için en az iki aylık bir süreye ihtiyacınız var. Bu beni çok endişelendiriyor. Hastam, iki hafta sonra, üç hafta sonra tatil programı yapmış ve bu sürede zayıflamak istiyor. Bu gerçekten sağlığa zarar veren bir durum. En az iki ay öncesinden mutlaka doktora başvurmanızda fayda var.
Yazın cildimizi güneşin leke ve kuruma oluşturan etkilerinden çok iyi korumamız lazım. İşte bu sebepten dolayı güneşe maruz kalmadan önce ben hastalarıma 3 ya da 6 seans mezolifting uygulaması öneriyorum. Pek çok hastam çok bilinçli, güneşin altına güneş koruyucu sürmeden çıkmıyor ancak buna rağmen yüzünde ve cildinde lekeler ortaya çıkıyor. Demek ki güneş koruyucular bizi tamamen koruyamıyorlar. Bunun sebebi de şu; eğer cildimizin iyileştirme ve tamir etme gücü zayıflamışsa dışarıdan sürdüğümüz güneş koruyucu ya da kremler cildimizi korumaya yetmez, içeriden desteklemek gerekir. Bir enjeksiyon tedavisi olan somon DNA’sı iğneleri, cildin tamir ve kendini iyileştirme gücünü artırır ve sizi güneşin altında kalsanız bile lekelerden korur. Hem beslenmenizi düzenleyerek hem de 3 ya da 6 seans mezolifting yaptırarak tatil öncesi cildinizi güneşten koruyabilirsiniz. Bunu şiddetle öneriyorum.
HASTALAR TEDAVİ PLANINI DOKTORUNA BIRAKMALI
Medikal estetik ve güzellik uygulamalarında doğru bilinen yanlışlar nelerdir?
Kişinin ilk görüşmede bana gelip ne yaptırmak istediğini söylemesi bana çok doğru gelmiyor. Çünkü bu konuda yapılacak tedavi planını doktorunuza bırakmalısınız. Eğer hastam benden mutlaka takıntı haline getirdiği bir tedaviyi istiyorsa o zaman yanlış bir şey yapıyoruz. Oysa şikayeti olduğu konuları bana anlatmalı ve nasıl değişiklikler istediğini söylemeli, ben de ona hangi tedavileri yapabileceğimi ve neleri değiştirebileceğimi anlatmalıyım sonuçta ortak bir paydada buluşmalıyız. Bu planla tedavi çok daha başarılı oluyor.
Bunun dışında sıklıkla doğru bilinen yanlışlar var; Botoks yapmış yüzü şişmiş. Hayır, botoks şişirmez. Botoks kas içine yapılan, kasların çalışmasını yavaşlatan bir işlem olduğu için şişirmez hatta gerektiği zaman yüzü inceltir. Yüz, yanlış ve fazla yapılan dolgu uygulamaları ve yağ enjeksiyonları sonrası şişer.
MEDİKAL ESTETİĞİN EL KİTABINI YAZIYORUM
Önümüzdeki dönemde yeni projeler var mı?
Yakın zamanda sonuçlanacak olan bir kitap projem var. Medikal Estetik konusunda yazmak, benim uzun yıllardır yapmayı istediğim bir projeydi. Ancak yoğun çalışma temposu yüzünden sürekli erteliyordum. Bir sene önce, sevgili Sayım Çınar ve sevgili Nazlı Berivan Ak ile beraber bir sohbet sırasında iken bana, “Artık ertelemeyelim” dediler, onlara bunun için çok minnettarım. Ve bir sene önce yazmaya başladım. Kitabım sonuçlanmak üzere, umuyoruz ki ekim ayında raflarda olacak. Bu kitap halka yönelik, medikal estetik konusunda çok detaylı bir el kitabı olacak.