LONDRA MODA HAFTASI’NIN EN İYİLERİ
Londra Moda Haftası’nın ilk gününe, İzmir’deki yazlık evlerinde geçirdiği muhteşem çocukluk yazlarından esinlendiği koleksiyonu ile Bora Aksu damgasını vurdu. Trendlerden etkilenerek koleksiyonlarını tasarlamadığını her fırsatta belirten Bora, her zaman olduğu gibi masalsı bir etki yaratarak herkesi büyülemeyi başardı. Tül elbiseler, hafif siyah gotik tarzda dantellerin göze çarptığı ve bazı mankenlerin çiçek tacı taktığı defilenin bir İzmirli olarak beni en çok etkileyen yanı, anneannelerimizin gerçekten de yazlık evlerde kullandığı masa örtülerinin günümüz modasına bu kadar modern ve giyilebilir olarak adapte edilmesi oldu. Ve en yeni haber: Bora Aksu’nun bir diğer sevdiğim yaratımları arasında gelen illüstrasyon kız suratlarından oluşan ve genellikle defilelerde ayakkabılarının altına çizdiği çizimlerden oluşan baskı fularlar çok yakında Londra’da satışa çıkıyor. En kısa zamanda Türkiye’ye de gelmesini ümit ediyoruz! İlkbahar-Yaz koleksiyonunda da ayakkabıların kenarlarında inanılmaz hoş duran illüstrasyonlar umarım bir gün upuzun elbiselere dönüşür…
ERDEM ÇİÇEKLERDEN VAZGEÇEMİYOR
Erdem Moralıoğlu, Kings Cross Tiyatrosu’nda sunduğu koleksiyonda Edward dönemine ait elbiseleri ile dikkat çekti. Çiçeklerden asla vazgeçmeyen ERDEM, trendlerden etkilenmeyen yaratıcılardan. Geçen sezon sunduğu kış bahçesi etkileşimli kış koleksiyonu ile benzer özellikler taşıyan ilkbahar yaz koleksiyonunda salonda gotik dumanlı ve yarı karanlık bir hava hakimdi. 19. yüzyıl Batılı Amerikan kadını etkilerini yansıtan tasarımcı, koleksiyonunu demiryolu istasyonu konsepti ile sundu. Buna sebep olarak ‘”Buradaki fikir, yaşadığın hayattan çıkış yolu var ama dünyadan kaçamıyorsun mesajını vermekti” açıklamasında bulundu.
“DESEN KRALİÇESİ” MARY KATRANZOU’DAN ÇİNGENE ESİNTİLERİ
Mary Katranzou desenlerindeki keskin değişim bu sezon gözle görülür bir hal aldı. Londra Moda Haftası’nın en çok beğenilen ve parlayan yıldızlarından sayılan ‘Desen Kraliçesi’ lakaplı Mary Katranzou, bu sezon ilhamını efsane film ‘Çingeneler Zamanı’ndan alıyor. Çingeneler Zamanı filmi vizyona girdiği 1988 yılında henüz 5 yaşında olan Katranzou, bu filmden daha önce defalarca ilham alınan defilelerden çok daha farklı bir yorumla koleksiyonunu tamamlamış görünüyor. ‘Desen üzerine yoğunlaşarak söyleyecek fazla sözüm kalmamış gibi hissettim’ diyen tasarımcı, tüm desenli kıyafetlerini payet ve el işlemesiyle bezediği son koleksiyonu şaşkınlıkla karşılandı. Çünkü en başarılı olduğu alandan keskin dönüş yapması çok cesurca algılandı. Bence desenin çok ötesinde tasarımlar yapabileceğini kanıtlamak istiyor. “Balkan düğünlerinden ve Akdeniz ülkelerinden etkilendim” diyen Katranzou, normalde kitch durma tehlikesi ile karşı karşıya kalabileceği çingeneler esintili bir koleksiyonu bu kadar güzel yorumlayabildiği için alkışı hakkediyor.