“Nasıl oluyor, vakit bir türlü geçmezken yıllar hayatlar geçiyor?” diyor ya Teoman çok sevilen bir şarkısında… Gerçekten de zaman su misali akıp gidiyor, çoğu şey yıllarla birlikte değişirken, bazıları ise direniyor… Dile kolay, Diva dergisi yayın hayatına başlayalı tam 15 yıl oldu…
Bu 15 yılda pek çok şey değişti ancak Diva Dergisi yola çıktığı ilk günkü heyecanı ve dinamizmiyle varlığını sürdürüyor. Ancak teknolojinin hızına yetişmek de kolay değil. Bu 15 yıllık süreçte özellikle teknoloji alanında yaşanan değişimler ve gelişmeler hayatımızdan pek çok şeyi çıkarsa da yenilerini de kazandırdı. Gelin bu süreçte neler yaşanmış hep birlikte göz atalım…
Akıllı telefonlar, cep telefonunun sağladığı klasik özelliklere, bilgisayar dünyasının bir ürünü olan PDA’lerin özelliklerinin de eklenmesiyle tasarlanan gelişmiş mobil iletişim cihazları. Öyle ki akıllı telefonların hayatımıza girişi gündelik alışkanlıklarımız da kökten değiştirdi. Cebimizdeki cihazların yapmadıkları şey kalmadı…
Ev telefonu ‘out’ cep telefonu ‘in’
Cep telefonlarıyla öyle bir bütünleştik ki, başka şey aramaz olduk. Bir zamanlar eksikliği düşünülemeyen ev telefonları da yerini cep telefonlarına bırakmış durumda. Her an, her yerden ulaşılabilmek paha biçilemez…
Sosyal medyanın hayatımıza girişi
Cep telefonları hayatımıza blogger, vlogger, youtuber gibi pek çok yeni kavram ve meslek kazandırdı. Önceleri genellikle kedi videoları izlemek için açtığımız youtube, dünyanın en sık kullanılan arama motoru haline geldi. Youtube’da açılan kanallar sayesinde izleyicilerine ulaşan youtuberlar, özellikle çocukların ve gençlerin ilgi odağında… Bloglarda bir ürün/hizmet veya marka ile ilgili yazılı ve görsel içeriği takip edebilen tüketiciler, bu içeriklere yorum yaparak katkıda bulunabiliyor.
Haberleşme yöntemleri değişti…
Önceleri haberleşmenin en önem yolu mektuplaşmaktı. Sonraları yerini telefonlar, mailler aldı. Ardından MSN Messenger hayatımıza hızlı bir giriş yaptı. İşten, okuldan gelir hızlıca bilgisayarın başına oturur ve MSN üzerinden saatlerce sohbet ederdik. Ancak o da zamana hızla yenik düştü. Artık cep telefonlarımıza yüklediğimiz aplikasyonlar üzerinden mesajlaşıyor, haberleşiyor ve konuşuyoruz. Çevrimiçi oluyor, her anımızı paylaşıyoruz. DM’ler ile birlikte SMS’ler de hayatımızdan hızla uzaklaştı…
Televizyonların zaman yolculuğu
Akıllı televizyonlar artık hayatımızın bir parçası… Televizyonlar uzunca bir yol aldı bugüne dek. Kısaca 2000 yıllarına kadar herkesin bildiği tüplü teknolojiyle yola çıkılan bir televizyon dünyası vardı. 2000’li yıllarda tüplü televizyonlar daha düz ve ince hale geldi, sonra panel teknolojileri başladı. Plazmalar, LCD’ler derken son olarak LED TV’ler ile tanıştık. HD, Full HD, Ultra HD teknolojisi ile televizyon algımız iyice değişti. Tabletlerle, cep telefonlarıyla uyumlu telefonlar herkese istediğini istediği zaman izleme şansı verdi. İnternet üzerinden yayın yapan kanallar izleyiciye pek çok seçenek sunarken, dizi ve film endüstrisi de bu durumdan etkilendi.
Playstation’ın kat ettiği mesafe…
Video oyunları da hiç kuşkusuz bu değişimden etkilendi. Oyun konsolları da ilk çıktıkları günden bu yana oldukça yol kat etti. Playstation 1, piyasaya çıkmasıyla beraber oyun kavramını yeniden yarattı. Günümüzde Playstation, X-Box, Nintendo ve diğer oyun konsolları oyun sektörünün ne kadar geliştiğini gözler önüne seriyor
Tabletler ev ve işlerdeki yerini aldı…
Mobil akıllı telefonlarla bilgisayarlar arasında yeni bir kategoriye ihtiyaç olduğunu gören Steve Jobs 2010 yılının Nisan ayında iPad’i tanıttı. İnternet, e-posta ve multi – medya deneyimini en iyi derecede yaşatacak bir cihaz yıllardır hayal ediliyordu ve bunu en iyi uygulayan ise iPad oldu. Tabletler artık okullarda bile kullanılıyor.
Akaryakıt mı elektrik mi?
Dünya’da elektrikli otomobiller aldı başını gidiyor. Benzin istasyonlarına, gürültüye ve çevre kirliliğine son verecek elektrikli araçların sayısı hızla artadursun, ABD merkezli uzay aracı ve roket üreticisi SpaceX, kargosunda spor otomobil taşıyan dünyanın en güçlü roketi Falcon Heavy’i başarıyla uzaya fırlattı.
Kahvenin değişmeyeni
40 yıllık hatırı “Bir fincan kahvenin 40 yıl hatırı var” demiş atalarımız. Sevdiklerimizle bir fincan kahve içmeyi, hal hatır sormayı hep sevsek de son bir kaç yıl içinde kahve de bildiğimizden çok farklı bir şekil aldı. Sıklıkla karşımıza çıkan 3. nesil kahveciler kahve kültürünün hiç bilmediğimiz yüzüyle bizi tanıştırdı, sundukları farklı kahve alternatifleriyle kahvesevmeyenleri bile tiryaki haline getirdi…
Mis gibi kitap kokusunun yerini E-kitap aldı…
Amazon’un elektronik mürekkeple çalışan ve e-kitap pazarının büyük dilimini almasında aslan payına sahip olan okuyucusu Kindle, Kasım 2007’de piyasaya sürülmeye başladı. E-kitap cihazları, kullanıcılara e-kitap alışverişi yapabilme, indirebilme, indirilen kitapları, gazeteleri okuyabilme olanağı sağlıyor. Çok fazla hareket edip kitaplarını her yere taşıyamayacak insanlar için ideal görünen bu cihazlar basit haliyle içlerinde yüzlerce kitabı saklıyor. Yolda, seyahatte, ders aralarında kitap okumak için bire bir olan bu cihazlar, hafif olması nedeniyle kolayca taşınıyor. Ancak, kitap kokusundan vazgeçmeyenler de hala var…
Yazılı basın zamana meydan okuyor…
Gazeteler haber alma kaynaklarımızın başında geliyor. Ancak haberler de artık gazete uygulamaları ve sosyal medya aracılığıyla ‘cebimize’ geliyor. Yine de sabah kalkıp kahvesiyle birlikte kokusunu duyarak gazetesini okumak isteyenlerin sayısı hiç de az değil…
Adımsayarlar ile zayıflıyoruz
Uzmanlara göre bir kişi günde en az 10-15 bin adım atmalı… Yoğun iş temposuna sahip ofis çalışanlarının ise ortak bir sorunu var, hareketsizlik… Spor yapmayı sevmeyenler için yürüyüş önerileri de oldukça fazla. Şimdi adımlarımızı saymak için çeşitli adımsayarlar var. Hatta telefona indirilen uygulamalar bile mevcut.