İZMİRLİ OYUNCU BURCU KARAKAYA

image4


KARAKAYA“EN BÜYÜK HAYALLERIMDEN BIRI ÖDÜLLÜ BIR OYUNCU OLMAK…”

Enerjisi, pozitifliği, ekrandaki ışığı ile dikkatleri üzerine çeken genç oyuncu Burcu Karakaya’yı, en son Yasak Elma dizisi ile ekranlarda izledik. Oyunculuğunun yanı sıra müzisyen
kimliğiyle de göz dolduran Burcu Karakaya ile keyifli bir sohbet yaptık…

Burcu Karakaya’yı daha yakından tanımak isteriz. Bize kendinizden bahseder misiniz?
1989 yılında İzmir’de doğup büyüdüm. Çocukluk yıllarımın tamamını İzmir’de ailemle birlikte geçirdim. Üniversiteyi yine İzmir’de Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Oyunculuk Bölümü’nde okudum, sonra da İstanbul serüvenim başladı…

Oyuncu olma fikri nasıl doğdu? Çocukluk hayaliniz miydi yoksa oyunculukla yolunuz tesadüfen mi kesişti?
Çocukken hayal ettiğim meslek her zaman müzisyenlik oldu. Üniversite tercih dönemlerine kadar hep müzik bölümü düşünürken bir anda arkadaşlarımın “Sen neden oyuncu olmuyorsun? Oyuncu olsana…” baskılarından sonra aynı sene hem müzik hem de oyunculuk sınavlarına girdim. Oyunculuk bölümünü yüksek bir puanla kazandım. Bu benim için ciddi bir teşvik sebebi oldu ve oyuncu olmaya karar verdim.

Sizi, bir dönem uzun süre ekranlarda yer alan Elif dizisiyle tanıdık ve sevdik. Geriye dönüp baktığınızda bu serüven için neler söylersiniz?
Elif dizisi, oyunculuk anlamında kamera önü tecrübemi geliştirmem konusunda çok öğretici bir setti. Geriye dönüp baktığımda çalışmaktan çok keyif aldığım bir projeydi. Aynı zamanda yurt içi ve yurt dışında fazlasıyla izlenen bir proje olması hepimiz için keyif vericiydi.

Bugüne kadar yer aldığınız projelerde hangi karakteri daha çok sevdiniz?
Bugüne kadar oynadığım her karakter benim için çok keyif vericiydi. Fakat geçtiğimiz yaz çekilen ve 27 Mart’ta vizyona girecek olan ‘Tam Kafadan’ adlı sinema filminde canlandırdığım Ece karekteri benim için çok önemli. Çünkü ailesi tarafından terk edilmiş, hayatında bir sürü boşluklar olmasına rağmen çok güçlü görünmek zorunda olan, bir yandan da zorlu bir görevi yerine getirmeye çalışan inanılmaz güçlü bir kadın karakter olması, beni ona hayat verirken çok heyecanlandırdı.

Sizi bir süre önce çok sevilen ve izlenen Yasak Elma dizisinde izledik, projeye nasıl dahil oldunuz, süreç nasıl işledi?
Yasak Elma projesiyle ve aynı zamanda Med Yapım gibi çok önemli bir yapım şirketiyle çalışmak benim için çok mutluluk verici. Projeye dahil olma durumu ise, yönetmenimiz Neslihan Yeşilyurt’un diziye yeni girecek Sibel karakterini benim oynamamı istemesi oldu. Ben de keyifle kabul ettim ve dahil oldum.

Aynı zamanda bir müzik eğitimi ve geçmişiniz var. Oyunculuk mu yoksa müzisyenlik yanınız mı ağır basıyor?
Müzik içimde hiç dinmeyen bir tutku oldu. Oyunculuk mu müzik mi daha ağır basıyor ayıramam. Oyunculuğu tercih ettiğim için müziğe profesyonel olarak devam edememiştim. Fakat bu yıl geçmişte vermediğim ağırlığı oyunculukla birlikte müziğe de vererek ilk singlımı çıkartıyorum. Çok mutluyum.

İzmir, ülkemize bir çok ünlü isim kazandırmış bir şehir. İzmirli bir güzel olarak ekranlarda yer alıyor olmakla ilgili neler söylersiniz?
Teşekkür ederim. Ekranda ve sahnede olmak, istediğim mesleği yapıyor olmak benim için mutluluk verici. Umarım herkese, her zaman iyi ve örnek sanatçılar oluruz. İzmirli olmaktan da her zaman gurur duymuşumdur.

Karakterleri çabuk benimseyebiliyor musunuz? Role kendinizi vermeniz kolay oluyor mu?
Her canlandırdığım karakter de yeni şeyler öğrenip yeni şeyler keşfediyorum. Oyunuculuk zaten oynadığınız karakteri benimsemek zorunda olduğunuz bir meslek. Ben de canlandırdığım karakterlere iyi hazırlanarak elimden geldiğince en iyi şekilde oynamaya çalışıyorum.

Oyunculuğa yönelik hedefleriniz neler? Kendinizi bu alanda nasıl geliştiriyorsunuz?
Bu konudaki hedeflerim tabii ki her oyuncu gibi her zaman kaliteli ve kalıcı yapımlarda yer almak… Bunun dışında mesleğimi ciddi anlamda yurt dışına taşımak istiyorum. Buna yönelik uluslararası ve Almanya ayaklı bir tiyatro oyununda oynuyorum. Tiyatro yapmak, bir de bunu yurt dışı ayaklı yapmak mesleki anlamda çok tatmin edici bir duygu. Tiyatro zaten bir oyuncunun gelişimi için olabilecek en güzel alan… İleriye dönük en büyük hayallerimden biri de tabii ki ödüllü bir oyuncu olmak…

Oyunculuk hayatınızda neleri değiştirdi?
Yaşamsal anlamda pek bir şey değiştirdi diyemem, fakat karakterlere hazırlanırken çok fazla karakter analizi yaptığım için insan psikolojini çözümleme konusunda gelişmeme çok yardımcı oldu.

Kendinizi ekranda izlerken nasıl buluyorsunuz?
Kendimi ekranda izlemeyi pek tercih etmiyorum. Çünkü her izlediğimde aslında zaten olması gereken, daha iyisini düşünüyorum. Bu da bazen çok yıpratıcı olabiliyor.

Oyunculuk dışında neler yapıyorsunuz? Boş zamanlarınızı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Şu sıralar oyunculuktan kalan vakitlerimde müzikle uğraşıyorum. Nisan ayında çıkması planlanan single parçama ve yakında çekimlerine başlayacağımız youtube müzik programım için çalışmalar yapıyorum.

Kendinizle ilgili en sevdiğiniz özelliğiniz nedir?
Kendimi olduğum gibi seviyorum. Sevdiğim özelliklerimden bir tanesini söylemek gerekirse çevremde ve işimde karşıma çıkan krizlere karşı çok sabırlı ve tahammüllü olabiliyorum; bu da beni çoğu zaman çözüme ulaştırıyor.

“Müzik içimde hiç dinmeyen bir tutku oldu.
Oyunculuğu tercih ettiğim için müziğe profesyonel olarak devam edememiştim. Fakat bu yıl müziğe de ağırlık vererek ilk single’ımı çıkartıyorum…”


Bir Cevap Yazın