Böbreklerden gelen idrar mesanede birikir. Kaslardan oluşan mesane içerisinde idrar biriktikçe esneme olur. Alt kısmında yer alan kaslar kesenin sürekli olarak kapalı konumda olmasını sağlar.
Bu konu ile ilgili bana en çok sorulan sorulardan biri de “İdrar kaçırma sorunu yaş ile doğru orantılı mı?” Bu soruya tüm ayrıntılarıyla açıklık getireyim.
Birçok nedene bağlı olarak bu kaslarda fonksiyon bozuklukları meydana gelebilir. Bu bozukluklar idrar kaçırmanın nedenidir. Tıbbi adı üriner inkontinans olan bu rahatsızlık her ne kadar birçok nedene bağlı olarak ortaya çıksa da yaşın ilerlemesi ile beraber görülme riski artar. Bu nedenle de idrar kaçırma yaş ile doğru orantılı olarak artar. İdrar kaçırma her iki cinste de sık bir şekilde görülmektedir, ancak kadınlarda görülme oranı erkeklere göre çok daha fazladır.
NEDENLERİ NELERDİR?
İdrar kaçırmanın birden fazla nedeni bulunur. Ancak bu nedenlerin başında yaş gelir. Yaşın ilerlemesi ile beraber mesane kaslarında meydana gelen gevşemeler idrar kaçırmaya neden olur.
Ancak bunun yanı sıra kabızlık, böbrek taşı, şeker hastalığı, prostat büyümesi ve sinir sistemi hastalığı gibi hastalıklar da idrar kaçırmaya sebebiyet verebilir.
Ayrıca zor doğumlar, menopoz ve obezite gibi durumlarda da idrar kaçırmalar görülebilir. Bunun yanı sıra çeşitli rahatsızlıkları tedavi etmek için kullanılan ilaçların yan etkisi olarak idrar kaçırma da meydana gelebilir.
Özellikle kas gevşeticiler, tansiyon düşürücü ilaçlar, depresyon ilaçları, tansiyon düşürmeye yarayan ilaçlar idrar kaçırmalara sebebiyet verir. Ancak genellikle bu ilaçların kullanımı bırakıldığında idrar kaçırma da ortadan kalkar.
İDRAR KAÇIRMANIN TEDAVİSİ
Herhangi bir rahatsızlığa ya da ilaç kullanıma bağlı olarak görülen idrar kaçırmalar, bu rahatsızlık tedavi edildiğinde ya da ilaç kullanımı sona erdiğinde idrar kaçırma da kendiliğinden ortadan kalkar. Ancak yaşa bağlı olarak meydana gelen idrar kaçırmalarda cerrahi müdahale gerekir.
İdrar kaçırma ciltte kızarıklık ve çeşitli enfeksiyonlara neden olabilir. Ayrıca hastalar üzerinde psikolojik baskıların da meydana gelmesine yol açmaktadır. Bu nedenle uygun tedavi yöntemi ile tedavi edilmesi gerekir.