Doğal güzelliği ve der sağlığını koruma amacındaki Dermatoloji Uzmanı Dr. Füsun Güven sonbaharda cilt ve saç bakımı hakkında önerilerde bulundu.
Dermokozmetik özellikle kadınların çok ilgi gösterdiği fakat bir o kadar da kirliliğin olduğu bir alan haline geldi. Biz de iyiyi, doğruyu ve doğal olanı uygulamanın peşinde olduğunu söyleyen Dermatoloji Uzmanı Dr. Füsun Güven ile kendi kliniğinde sohbet ettik. Dr. Güven bize hem mevsim geçişlerinde yararlanabileceğimiz ipuçları verdi hem de uyarılar da bulundu.
Kısaca kendinizden bahseder misiniz?
30 yıllık Dermatoloji uzmanıyım. Yanı sıra 15 yıldır yoğun olarak estetik ve kozmetik dermatoloji alanında da çalışıyorum. İnsanların deri sağlığını ve doğal güzelliğini korumayı amaçlıyorum.
Kliniğinizde ne gibi hizmetler veriyorsunuz?
Kliniğimizde deri hastalıkları muayene ve tedavisi yanı sıra, botoks, dolgu, PRP, gençlik aşıları, fibroblast kültürü, leke, akne izi tedavileri, güncel peelingler, güncel cilt bakımları, çok farklı amaçlarla kullandığımız çeşitli lazer ve radyofrekans cihazları, ip askı uygulamaları, saç tedavisi gibi hizmetler veriyoruz.
Yaz mevsimi bitti. Cildimiz güneş, deniz suyu vb. etkilerden dolayı yoruldu. Okurlarımıza cilt ve saç bakımları için neler önerirsiniz?
Yaz mevsimi, özellikle güneşin etkilerinin yoğun hissedilmesi nedeniyle derimiz açısından yıpratıcı bir dönemdir. Deri yaşlanmasında ve pek çok deri hastalığının oluşmasında ne yazık ki güneş çok önemli bir etkendir. Bu nedenle her şeyden önce güneşten doğru bir şekilde korunmayı (günde en az 3 kez güneş koruyucu kremler kullanmak, gölgede, arabada ve bilgisayar ekranı karşısında da UV ışınları aldığımızı bilmek ve dış ortamlarda şapka vb. koruyucuları da unutmamak gibi) öğrenmemiz ve uygulamamız gerekir. Sonbahar güneşin yıpratıcı etkilerini onarma zamanıdır. Cildimizi uygun nemlendiricilerle beslemek gerekir. Bunun yanı sıra günümüzde çok özel peeling ürünleri geliştirilmiştir. Bu peelinglerle gençlerde yaşlanma belirtilerini geciktirmek, olgun ciltlerde yaşlanmayıhafifletmek, ciltteki ton farklılıklarını ve lekeleri azaltmak, günlük yaşamımızı etkilemeden olasıdır. Ayrıca deri içine hyalüronik asit, peptidler ve vitaminler içeren ürünlerin enjeksiyonu da etkin yöntemlerdir. Sonbahar saç dökülmelerinin de arttığı bir dönemdir. Normalden fazla (günde 100 telden fazla) dökülmelerde önce saçı etkileyen faktörlerle ilgili tetkikler yapılıp sonrasında saçı destekleyen aminoasit, vitamin karışımları ve PRP saçlı deriye enjekte edilerek saçlar desteklenebilir.
Yaşlanmak doğal bir süreç fakat bunu yavaşlatmak için neler yapılabilir?
Evet, yaşlanmak doğal bir süreç ama önce bunu hızlandıran faktörlerden söz etmemiz gerekir. Genetik yapımız önemli tabii ki ancak en hızlı yaşlandıran faktörler: sigara ve güneştir. Öncelikle bunlardan kaçınmamız gerekir. Yaşlanmayı yavaşlatmak için derimize bakmalıyız, temiz tutmalıyız, nemlendirmeliyiz, kolajeni yoğunlaştıran işlemleri (yeni geliştirilen peelingler, gençlik aşıları, lazerler, radyofrekanslar, PRP gibi) ve botoks, dolgu uygulamaları gibi yaşlanmayı yavaşlatan işlemlerden bir veya birkaçını belli aralıklarla uygulatabiliriz. Her şey gibi deri de ilgi ve bakım ister. Atalarımız “Bakarsan bağ olur” sözünü boşuna söylememişler!…
Dermokozmetik, özellikle kadınları çok ilgilendiren bir alan. Güzel olmayı seviyoruz. Fakat bir o kadar da kirliliğin olduğu bir alan. Siz bu tür uygulamaları seçmek isteyen ya da daha sağlıklı bir cilde sahip olmak isteyenlere neler önerirsiniz? Bu alanda nelere dikkat etmek lazım?
Dermokozmetik gerçekten kirliliğin çok olduğu bir alan. Deri bizim göz önünde olan en büyük organımızdır. Burada yapılan uygulamalardaki hataların sonuçları çok basit olabilir ama çok ciddi sorunlara da yol açabilir. Bu nedenle tüm işlemlerin bu konuda eğitim almış ve halen eğitimini sürdüren hekimler tarafından uygulanması zorunludur. Bir sorun oluştuğunda bunu tedavi edebilecek olan da hekimdir. Deri ve derialtını bilmeyen, ehliyetsiz kişilerce bu uygulamaların yapılması çok tehlikelidir, iyi düşünmek gerekir
Uygulamalar bir yana, rastgele deriye sürülen kremler, losyonlar, yağlar bile pek çok soruna neden olmakta ve hastalarımız çözüm arayışıyla bizlere başvurmaktadır. Her konuda olduğu gibi, bu konuları da eğitimini almış kişilere danışmanın önemli olduğunu düşünüyorum.
İnsanları güzelleştiren, tedavi eden bir mesleğiniz var. Bu sizi nasıl etkiliyor?
Bu çok güzel bir duygu. Oldukça stresli, yoğun, yorucu çalışmamıza karşın, insanların kendini iyi hissedip, bize teşekkür etmesi gerçekten her şeyi unutturup, çok mutlu olmamızı sağlıyor.
Önümüzdeki günlerde proje ya da yenilikler var mı?
Bizim mesleğimiz sürekli yenilikleri izlemeyi, çalışmayı kendini ve işini geliştirmeyi gerektiren bir meslek. Önümüzdeki günlerde yine yurtiçi ve yurtdışı eğitimlere katılmayı ve yenilikleri kliniğimizde uygulamayı hedefliyoruz. Bu sektör, çok hızlı gelişen ve sürekli yeni, güzel uygulama ve ürünler üreten bir sektör. Bizler de en iyiyi ve doğruyu ve de doğal olanı uygulamanın peşindeyiz…